Wednesday, July 9, 2014

ÇİLEKLİ İMAM SARIĞI PASTA


Bu harika pastayı kızımın doğum günü için yapmıştım. Sunumu çok şık ve lezzetli.
Kek ve ara kremanın tarifini şuradan aldım: http://cahidejibek.com/2014/02/06/imam-sarigi-pastasi/
Üstünü çilek ile süsledim.
Afiyet olsun...

Monday, May 5, 2014

Barbie Pasta


     Uzun zamandır kızımın doğum günü için bir barbie pasta yapmayı hayal ediyordum. İnternette tarifleri araştırdım okudum okudum ve kendime bir tarif çıkardım. Fazla vaktim olmadığı için en basit ve kolay şekliyle yaptım.
Malzemeler:
Kek için
2 adet hazır pasta tabanı
İç kreması için
1 paket hazır pasta kreması
Greyfurt kabuğu reçeli
Süsleme kreması için
3 su bardağı süt
3 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı nişasta
4 yemek kaşığı şeker
2 paket orman meyveli krem şanti
Yapılışı:
       Öncelikle bir adet Barbie bebeği alıp elbiselerini çıkarıyoruz. Bacak kısmını strech film ile sarıyoruz.
2 paket pasta tabanını açıyoruz.Toplam 4 kat ediyor. Hepsinin tam ortasına bebeğin gireceği kadar yuvarlak bir delik oluşturuyoruz..Daha sonra 1 katı tam boy bırakıp diğerlerini kademeli olarak çapları küçülecek şekilde etraflarını kesiyoruz. Yukarıya doğru katlar küçülecek. İç kreması için ben hazır kremalardan kullandım. Onu da paketin arkasındaki tarife göre çırpıp hazırlıyoruz. Süsleme kreması için de krem şantiler hariç tüm malzemeyi karıştırıp pişiriyoruz. İyice soğuyunca krem şantileri ekleyip çırpıyoruz.
Pastamızı oluşturmaya başlayalım. İlk katı koyuyoruz biraz süt veya reçel suyuyla ıslatıyoruz. Bolca krema sürüyoruz. Ben önceden yapmış olduğum greyfurt kabuğu reçellerini minik minik doğrayıp her katın arasına serpiştirdim. Siz arasına istediğiniz malzemeleri koyabilirsiniz. Tüm katları bu şekilde oluşturuyoruz. Bebeğimizi ortada oluştuduğumuz yerine oturtuyoruz. Hazırladığımız süsleme kreması ile pastanın dış yüzeyini etek formu oluşturacak şekilde kaplıyoruz. Sonra krema pompamızı alıp yıldız uç ile süsleme yapıyoruz. Süslemeye alttan başlamak kolaylık sağlıyor zira aşağı doğru kayma olabiliyor. Ben üst gövdesine beyaz krema yaptım. Siz elbiseyi istediğiniz şekilde oluşturabilirsiniz. Harika şeyler çıkartacağınıza eminim.
    Çocuklar pastayı görünce bayıldılar, onların mutluluğunu görmek her şeye değdi.

Saturday, August 24, 2013

Tahinli Kek

Arşivimde kesinlikle bulunması istediğim tariflerden biri.
Malzemeler:
4 yumurta
1.5 su bardağı süt
1 su bardağından 1 parmak eksik sıvı yağ
1 su bardağı şeker
3 bardak un
tahin
pekmez
2 paket kabartma tozu
ceviz susam fındık fıstık
Tahin ve pekmez hariç tüm malzemeyi karıştırıp büyükçe bir kalıba dökün.Üzerine kasıklar tahini gezdiriyoruz. Tamamen kaplamasına gerek yok. Sonra bolca ceviz fındık fıstık ne varsa ekleyin. 175Cdepişirin. Çıktıktan. Sonra kaşıkla pekmez gezdirin. Afiyet olsun.

Thursday, June 2, 2011

Üstü Ceviz Kıtırlı Tarçınlı Kek

Bu kekin tarifini  http://www.amateurgourmet.com/  sitesinde okuyunca denmeye değer olabileceğini düşündüm. Tarifi kopyaladım ve kendimce miktarlarda biraz azaltma yaparak düzenledim. Ben kendi yaptığım şekliyle yayınlamak istiyorum.
 Üst Malzeme:1/2 su bardağı un
                      1/2 su bardağı şeker
                      1/2 su bardağı ceviz
                      1/2 çay kaşığı tuz
                      3 yemek kaşığı margarin veya tereyağ

Ara Malzeme:
1/4 su bardağı şeker
1 yemek kaşığı kakao
1 yemek kaşığı tarçın
       
Kek:            2 su bardağı un
                   125 gr margarin veya tereyağ
                   1 su bardağı şeker
                   3 yemek kaşığı şeker
                  1 su bardağı süzme yoğurt
                  1 paket kabartma tozu
                  1 çay kaşığı karbonat
                  vanilya
                  1/2 çay kaşığı tuz               

         Kekimizi yapmaya üst kısmını hazırlayarak başlıyoruz. Üstü için verilen malzemleri yağ hariç robota ekliyoruz. Cevizler ufalıncaya kadar çekiyoruz. Daha sonra yağı ekleyip kısaca karışmalarını sağlıyoruz.
bu hazırladığımız karışımı keki fırına vermeden önce üstüne ekleyeceğiz, bu yüzden bir kenarda bekletiyoruz. Ara malzemeyi de uygun bir kaba alıp karıştırıyor ve bekletiyoruz.              
               


Kekimizi yapmaya başlıyoruz.Çırpma kabına yağı alıp ipeksi bir kıvam alana dek mikserle çırpıyoruz. Şekeri ekleyip çırpmaya devam ediyoruz. Yumurtaları teker teker ekleyip çırpıyoruz. Son olarak süzme yoğurt ve vanilyayı atıp iyice karışana dek çırpıyoruz. Kek malzemelerinde verilen kalan kuru malzemeleri  bir kapta karıştırıyoruz. Çırpma kabımızdaki karışıma  3 seferde olmak üzere azar azar kuru karışımdan ekleyip karıştırıyoruz, gereğinden fazla karıştırmamaya özen gösteriyoruz. Kek kalıbımızı yağlayıp unluyoruz. Kek hamurunun üçte birini kalıba döküyoruz. Ara malzemenin yarısını üstüne serpiyoruz. Kek hamurunun üçte birini daha ekleyip ara malzemeyi koyuyoruz. Son kek hamurunu da ekliyoruz. Üst kıtırı için hazılradığımız ilk karışımı hamurun üstüne yayıyoruz.



Kekimizi 170 C de pişiriyoruz. Temiz bir kürdanla pişip pişmediğini kontrol edip fırından çıkarıyoruz.






Thursday, February 24, 2011

kalbura basti



Biliyorum şekil kalburabastı şekli değil çünkü o şekli oluşturacak kalburum yoktu Siz şeklini klasik şekilde kalbura bastırarak yapabilirsiniz. Hamurunun kıtırlığı tam ayarında .Eminim çok beğeneceksiniz.
Çok sevdiğim ve kendisi gerçekten de çok becerikli olan bir ablamın tarifi. 
Hamur:
1 yumurta
1 su bardağı   sıvıyağ ve eritilmiş katı yağ karışımı (ben tereyağı kullandım)
1 su bardağı su
1çimdik tuz
1 çay kaşığı karbonat
1 paket kabartma tozu
alabildiğince un

İç:
ceviz ve tarçın ( tarçın isteğe bağlı koyulmayabilir)

Şerbet:
3 su bardağı su
3 su bardağı şeker

Yapılışı: Öncelikli şerbet malzemelerini bir tenceye alıp kaynatıyoruz. 5 dakika kaynayınca altını kapatıp soğuması için bir kenara koyuyoruz.
Daha sonra hamur malzemelerini yoğurma kabına alıp iyice yoğuruyoruz. Kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde ediyoruz. Hamurdan küçük bezeler yapıyoruz. üstten bastırıp düzleştiriyoruz ve iç harcını koyup kapatıyoruz. Kenarlardan ve üstten bastırarak oval bir şekil veriyouz. Bundan sonra ister kalbura bastırarak ister benim gibi çatalla bastırarak desen oluştarabilirsiniz. Yağlanmış tepsiye dizip 170 C de pişiriyoruz. İyice pişmeli altın sarısı renk almalı yoksa hamur oluyor. Piştikten sonra fırından çıkarıp 5 dakika soluklandırıyoruz ve soğumuşşerbeti döküp içine iyice çekmesini bekliyoruz. Afiyet olsun.




Tuesday, December 14, 2010

karadutlu dondurma

Şu soğuk kış günlerine nisbet yaparcasına yazdan  kalma bir hatıra. Dikili`nin meşhur karadutlu dondurması....

Sunday, December 12, 2010

sıvı yağli kurabiye

Bizim evde kurabiye pek yapılmaz . Bunu tek nedeni de benim katı yağ kullanmama konusundaki takıntım.
Çoktandır sıvıyağla kurabiye yapmayı düşünüyordum ama hep çok sert olacağını emeklerimin boşa gideceğini düşünerek ertelemiştim. Geçenlerde annemle konuşurken kendisi  sıvıyağla da yapılabileceğini söyleyip beni cesaretlendirdi. Gerçekten de sonuç çok güzeldi. Çocuklar da bayıldı. Bundan sonra evde kurabiye de yapabileceğim. Peki bu kurabiyeleri daha besleyici hale getirmek için içine neler ekleyebiliriz? Fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim. İşte benim basit kurabiyelerim:
         
1 çay bardağı  fındık yağı
1 çay bardağı pudra şekeri
1 yumurta
kabartma tozu
alabildiğine un

çeşitlilik sağlamak için :
kakao
tarçın
ceviz
çikolata parçaları

Tüm malzemeler karıştırılıp kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edilir. İstenirse üstüne ceviz veya bazılarına tarçın eklenebilir. Bir kısmına kakao ekelnip kakaolu kurabiyeler yapılabilir.

Tuesday, September 21, 2010

ISPANAKLI PASTA


                Bu pastayı oğlumun arkadaşları için   4-5 ay önce yapmıştım. Klasik bir ıspanaklı kek ama ben yeşil olmasının futbol sahası görüntüsü oluşturmak için iyi bir fikir olduğunu düşünerek  bu  keki tercih ettim. Saha çizgilerini oluştururken oldukça zorlandım zaten pek de düzgün olmadılar ama yine de çocuklar beğendi. Ben büyük bir dikdörtgen borcama yaptım, normal boyutlar
için tarif miktarını biraz azaltmak gerekebilir.
malzemeler:
5 yumurta
2 su bardağı şeker
1.5 su bardağı sıvı yağ
1.5 su bardağı ıspanak püresi (robottan geçirilmiş ve suyu sıkılmış)
kabartma tozu
vanilya
un
dr.oetker limon aroması
 Kek pişince üstünde eğik yerleri kesip düzelttim ve ikiye böldüm. Arasına koyu kıvamlı hazırladığım hazır vanilyalı puding sürüp üst üste koydum. Üzerine de krem şanti sürüp üstünden kesip çıkarttığım kek parçalarını rendeleyerek kremanın üstünü kapladım.Böylelikle kek hazır oldu üstünü süsledim.


Sunday, September 5, 2010

DEREOTLU İÇBAKLA

Biliyorum mevsimi geçti, ben de ilkbaharın sonlarına doğru yapmıştım fakat bir türlü yayınlamaya vaktim olmamıştı.
Yapımı çok basit tadı da oldukça güzel.
İç baklaları haşlayıp kabuklarını soydum. Üzerine bol zeytinyağı, limon, tuz ve derotu... Afiyet olsun.

Wednesday, July 7, 2010

TUZDA TAVUK

TUZDA TAVUK

Bir adet bütün tavuk alıp yıkayıp temizliyorsunuz. 1 adet tepsi ile birlikte fırına veriyorsunuz. Onlar da size 2 saat sonra çıtır çıtır pişmiş; içi yumuşacık harika bir tavuk veriyorlar.

tuzda  tavuk

Thursday, June 24, 2010

SVİCKOVA- çek mutfağından

Bu yemeği tabii ki ben yapmadım. Prag hatırası olarak blogumda yer almasını istedim.
Svickova geleneksel çek mutfağının bir örneği. Dilimlenmiş dana eti  tatlı bir sos içinde yüzüyor. Yanında ekmek gibi görünen şey de tatlımsı ve yanında da krema ve reçelle süslenmiş. Çek mutfağında etler gayet  güzel fakat soslar o kadar tatlı ki benim damak tadıma hiç uymadı. Deniz ürünleri, tavuk ve av hayvanları da damak tadı olarak  kırmızı ete tercih edilebilir. Gittiğim restaurantlar arasında en beğendiğim ise Kampa Park Restaurant oldu. Burada tüm siparişleri sonuna kadar keyifle yiyebildim hatta  ahtapot ızgara unutulmazdı.

Tuesday, June 8, 2010

BEYŞEHİR SAZAN BALIĞI


Hafta sonu yaptığımız Beyşehir gezisinde yediğimiz sazan balığı.
Tereyağında kızartılmış ama oldukça hafif ve gayet lezzetli.
Sunum da oldukça güzel olmuş bence.

Sunday, April 25, 2010

DOMALAN



Domalan bir çeşit yabani mantar.Bana fotoğrafta gördüğünüz şekliyle yıkanmış ve temizlenmiş olarak geldi. İlkbaharda yağmur yağdıktan sonra hemen güneş açıp toprak kuruyunca gelişiyorlarmış ve toprakta oluşturdukları çatlaklarla kendilerini belli ediyorlarmış.İnternette şöyle bir araştırdım protein açısından oldukça zengin olduğu yazıyor.
Ben klasik bir şekilde yemeğini yaptım. Soğanı zeytinyağında kavurup salça ardından da doğranmış domalanları ekleyip kısık ateşte pişirdim.


DSC_0108, originally uploaded by karagozlu99.

Friday, January 8, 2010

PATATESLİ BROWNİ




Başlığı okuyanların patatesle browni ne alaka diye düşündüklerine eminim. Ama patates browniye harika bir ıslaklık ve yumuşaklık kazandırıyor. Yiyenlerin içinde patates olduğuna inanamıyacağına emin olabilirsiniz. Tarifin aslı Martha Stewart´a ait.Tarifleri nasıl daha sağlıklı hale dönüştürebiliriz başlığı altında verdiği birkaç tariften birisi. Kendisi tatlı patates kullanmış ama buralarda bulunmadığı için ben normal patates kullandım. Şu linkten orjinal tarife ulaşabilirsiniz. Benim çevirip yaptım şekli ise şöyle...

malzemeler:
2/3 su bardağı haşlanıp ezilmiş patates
2/3 su bardağı kakao
1 su bardağı tam buğday unu
1 su bardağı şeker
1 yumurta
4 yemek kaşığı tereyağı veya margarin
1 tutam tuz
1 paket kabartma tozu
1 çay kaşığı instant kahve
yapılış:
Yağı eritip kakaoyu içine ekleyip soğuması için bir kenara bırakıyoruz.
Patates ve şekeri ayrı bir kapta çırpma teliyle çırpıyoruz. yumurtayı ekle çırpmaya devam ediyoruz.. Ardından vanilya ve kahveyi ekleyip çırpıyoruz. Sonrasında kakaolu karışımı ekliyoruz.Un, kabartma tozu ve tuzu bir kapta karıştırıp kakaolu kaba ekliyoruz. Yağlanmış fırın kabına koyup 200C de yaklaşık 20 dakika pişiriyoruz. Bir bıçak batırıp nerdeyse kuru çıkıyorsa pişmiş demektir. Soğuyunca servis yapıyoruz. Ben bir gece buzdolabında bekledikten sonraki halini daha çok sevdim:) Ayrıca ceviz eklense de olabilirmiş.










Friday, December 11, 2009

FIRINDA SAZAN


Uzun zamandır hiçbirşey yazamadım.Tabii ki birşeyler yapıyorum ama genellikle fotoğraf çekmeyi ihmal ettiğim için buraya yazmak istemedim. İnşallah bu iyi bir başlangıç olur, devamını getiririm.
Eşim elinde kocaman bir sazan ve balık yumurtası ile gelince bunu nasıl pişirmelim diye önce internette biraz araştırdım. Sazan genelde pek yemediğimiz bir balık türüdür. Küçükleri çok kılçıklı oluyor, büyükleri de fazla geliyor. Balığı yağda kızartma alışkanlığımız da yok. Bunun sonucunda şöyle bir tarifi uygulamaya karar verdim.
Sazan ayıklanmış halde geldi eve. Önce iyice yıkayıp kağıt havlu ile kuruladım. Her tarafını tuzlayıp biraz daha suyu varsa süzülmesi için 1 saat buzdolabında beklettim. 1 yemek kaşığı oda ısısında yumuşamış tereyağına 1 çay kaşığı kırmızı biber ve fesleğen, 1 yemek kaşığı kekik ve 2 adet defne yaprağını elimle parçalayıp karıştırdım. Bu baharatlı yağı balığın içine dışına her tarafına sürdüm. Daha sonra fırın tepsisini alıp zeytin yağı ile yağladım. 3-4 tane patatesi yuvarlak dilimleyip tepsiye dizdim. Üzerine roka ve dereotu doğradım.Bu patates karışımının üzerine balığı oturttum. balığın üzerine ve içine de soğan ve limon dilimleri koydum. 250 C fırında yaklaşık bir saat pişirdim.
Balık yumurtalarını ise mısır ununa bulayıp tereyağında kızarttım.
Balık yumurtalarını başka yapılış şeklini bilen varsa payalşırsa sevinirim.

Wednesday, May 6, 2009

FISTIK EZMELİ YULAFLI KURABİYE

Bu tarifi Martha Stewart dan aldığım peanut butter-chocolate chip oatmeal cookies tarifinde biraz değişiklik yaparak denemiştim. Tarifin güzelliği yağ miktarını azaltıp yerine fıstık ezmesi kullanıyor olmamız. Böylece besin değeri de biraz daha artmış oluyor.

malzemeler:

3 su bardağı yulaf ezmesi

1 bardak un

1 çay kaşığı karbonat

1 çay kaşığı kabartma tozu

1/2 çay kaşığı tuz

1 su bardağı toz şeker

1 su bardağı yumuşak tereyağı

1/2 su bardağı fıstık ezmesi

2 yumurta

1/2 su bardağı kuru üzüm

vanilya

Yağ, fıstık ezmesi ve şekeri mikserle çırpın. Yumurtayı ekleyip çırpmaya devam edin. Diğer kuru malzemeleri ayrı bir kapta karıştırıp yumurtalı karışıma ekleyip karıştırın. Fazla sıvı oluğunu düşünürseniz biraz daha un ekleyebilirsiniz ama normal kurabiye hamuru gibi katı olmayacak zaten. Kaşıkla yağlı kağıt serilmiş tepsiye birer tepeleme kaşık koyalım. aralarına bariz boşuklar bırakmayı unutmayalım çünkü yayılacaklar. 170 C ye ısınmış fırında altın sarısı renk alana dek pişirelim.

Wednesday, April 1, 2009

Bardakta Sahte Tiramisu


Tiramisunun sunumu oldukça şık ve pratik. yalnız kalabalık misafirler için biraz fazla bardak gerekli olabilir. İsmini sahte koymamın sebebi ise içinde labne olmaması. Eh, ne de olsa tiramisuyu tiramisu yapan labnedir değil mi? Ama ben bu şekilde de çok beğeniyorum. orjinaline yakın bir tat oluşuyor. Denemenizi tavsiye ederim.
TİRAMİSU
Malzemeler:
kedi dili
2 yemek kaşığı nişasta
2 yemek kaşığı un
1lt süt
5 yemek kaşığı toz şeker
1 poşet toz krem şanti

1 su bardağı ılık su

2 yemek kaşığı nescafe

Nişasta ve un sütle pişirilir. Pişmeye yakın şeker eklenir. Ateşten alınınca krem şanti eklenip mikserle çırpılır. Ilık suyun içinde nescafe çözülür. Bardaklara hazırlanan kremadan bir miktar koyulur. Kedi dili nescafeli suya batırılıp ikiye bölünerek (bardağın şekline göre) üzerine koyulur. Üstüne tekrar krema koyulup tüm bardaklar böylece doldurulur. Üzerine kakao serpilerek süslenir.

Thursday, March 26, 2009

RENKLİ PATATES TOPLARI


Yapması çok basit, yemesi çok zevkli.Evde tüketilmeyen mor lahanaların değerlendirimesi için de iyi bir fırsat . 4-5 tane haşlanmış patatesi iyice ezelim.İki bardak ince kıyılmış mor lahanayı az bir zeytinyağında yumuşayıncaya kadar pişirelim.Patatesin içine ekleyelim. Tuz, zeytinyağı karabiber ve istenen diğer baharatlarla yoğurup top şeklini verelim. Kıyılmış maydanozla süsleyelim.

Friday, March 13, 2009

ISPANAKLI PEYNİRLİ KEK


Bu harika tarif kibele sofrasından. Gerçekten lezzetli bir tuzlu kek.
Hadi bu hafta sonu siz de yapın...
orjinal tarif için:
http://www.kibelesofrasi.com/ispanakli-ve-peynirli-kek
Malzemeler:

200 gr ıspanak ( ince doğranmış)

1 patates ( çiğ olacak)

100 gr beyaz peynir rendesi(ben tulum peynir kullandım.)

3 yumurta

180 gr un

1 çay bardağı süt

1 çay bardağı sıvıyağ

1 paket kabartmatozu

1 tutam tuz

1 çay kaşığı kişniş ( aktarlarda bulunur)


Yapılışı:

1- Fırını 180 dereceye ayralayın.

2- patates ve peyniri rendeleyin. Ispanak yapraklarını yıkadıktan sonra incecik doğrayın ve bir kasede hepsini harmanlayın.

3- ayrı bir kasede yumurta,süt, sıvıyağ , kabartmatozu ve tuzu ekleyin mikserle biraz çırpın.

4- unu ekleyin karıştırmadan ıspanaklı harca ekleyin kaşıkla karıştırın. Baton kek kalıbını yağlayın. Karışımı kalıba aktarın.

5- Önceden ısınmış fırında 35- 40 dakika pişirin. soğuduktan sonra kalıptan çıkarın servis yapın..

Thursday, February 19, 2009

HİNT USULÜ KARNABAHARLI GÖZLEME (GOBHİ PARATHA)

Birkaç yıl önce televizyonda bir yemek programı izliyordum. Sanırım TRT-1 falandı. Hindistan büyükelçisinin eşi birkaç Hint yemeği yapmıştı. Bunlardan biri de karnabaharlı gözleme idi.
Hindistan´da dini açıdan pek fazla et yenmediği için bu tip sebzelerin çok kullanıldığından bahsettiğini de hatırlıyorum. O zaman benim de bu tarif aklıma yatmıştı ve denemiştim çok da güzel bir sonuç elde etmiştim. Geçenlerde yine aklıma geldi ve yapayım dedim.Aklımda kaldığı şekliyle yaptım. Gerçekten çok lezzetli oldu. Yiyenlere içinde karnabahar olduğuna inandırmak biraz zor oldu. Özellikle çocuklar bayıldılar. Patatesli olduğunu sanarak yediler:)
Malzemeler:
4 adet yufka
1 küçük karnabahar
1 büyük baş soğan
4 diş sarmısak
1 tatlı kaşığı biber salçası
1/2 tatlı kaşığı kimyon
1/2 tatlı kaşığı zencefil
1/2 tatlı kaşığı zerdeçal
1/2 tatlı kaşığı kırmızı biber (ben çoçuklar yiyeceği için koymadım)
tuz ve zeytinyağı
1 bardağa yakın süt veya koyuca ayran

Öncelikle iç malzemeyi hazırlıyoruz. Karnabaharı iyicene yumuşayıncaya kadar haşlıyoruz. Haşladıktan sonra minik minik doğruyoruz ki yumuşaklılarından çoğu zaman eziliyorlar.
Soğanı ve sarmısağı doğrayıp biraz zeytin yağı ile tavaya alıyoruz. Pembeleşince biber salçasını koyup karıştırıyoruz. Karnabaharları ekleyip altını kapatıyoruz. Baharatları ve tuzu ekleyip iyice karıştırıyoruz. Soğuması için bir kenara alıyoruz.


Sonra yufkaları teker teker masaya yayıyoruz. Ben içine ve pişirirken tavaya zeytin yağı koyduğum için ayrıca yufkayı ıslatmak için zeytinyağı kullanmıyorum. Sadece süt veya koyuca ayranla yufkayı nemlendiriyorum. Bir ucunu katlayıp içi oraya koyuyoruz. Daha sonra zarf şeklinde katlayıp Zeytinyağı ile yağlanmış teflon tavada iki tarafını pişiriyoruz. Bu işlemi 4 yufka için ayrı ayrı yapıyoruz. Afiyet olsun!






Friday, January 2, 2009

elmalı turta


Kafamda sürekli bir elmalı turta yapmak fikri vardı fakat tarif konusunda kararsızdım. Bütün tarifler bol miktarda katı yağ içerdiğinden bunları kullanmak istemedim. Aradım , taradım fakat yine de katı yağsız bu işin olamayacağını anladım. Ortaya şöyle karma bir tarif çıktı:

hamur:

150 gr tereyağı

1 çay bardağı zeytinyağı

3 yemek kaşığı yoğurt

1 bardak şeker

alabildiğine un (bu laf çok havada biliyorum ama tam miktarı veremiyorum. yumuşak kıvamlı toplanmış bir hamur olmalı.)

iç malzeme:

4-5 rendelenmiş elma

2-3 yemek kaşığı şeker

ceviz ve tarçın

yapılış:

Öncelikle iç malzeme hazırlanır. Şeker ve elma pişirilip soğumaya bırakılır. Ceviz ve tarçın eklenir. Tüm malzemeler sırayla karıştırılıp yoğurulur. Hamurdan ufak bir parça alınıp buzdolabına koyulur. Turta yapılacak kap yağlanır. Hamur elle bastırılarak yayılır. Soğuyan iç malzeme üstüne koyulur. Buzdolabına kaldırdığımız hamur çıkarılır. Unlanmış tezgak üzerinde merdaneyle açılarak ince şeritler kesilir ve turtanın üzerine dizilir.170C de üzerine kızaran dek pişirilir.

Friday, December 5, 2008

ilk ekmek makinesi kekim


Ekmek makinemi aldığımda yaptığım ilk kek. Tarif makinenin içinden çıkan kullanma kılavunuzundan. Herkesin makinesi için farklı olabileceği için yazmıyorum. Ekmek makinesinde pişen keklerin tadı ve dokusu harika oluyor yalnız şekli çok uygun olmuyor. Ekmek şeklinde olduğu için dilimler büyük oluyor.Ama tadı için dnemeye değer.Hem de pratik oluyor ve ortalık da batmıyor.

Monday, December 1, 2008

ARAP KURABİYELER


Bu tarif de yine portakal ağacından denediğim tariflerden biri. İçindeki haşlanmış yumurta sarısı ile çok değişik ve harika yorumlar almış. Ben de geçen ay gelen misafirlerim için denemek istedim. Fakat kurabiyesi umduğum kadar iyi olmadı. Verieln pişirme süresi az gelmiş de olabilir diye şüpheleniyorum. Ama klasik bir kurabiye hamuru ile de yapılabilir. Kakaolu nesquickli karışıma bulama olayı gerçekten harika. Ben de çilekli nesquicke bulayıp pembe kurabiyeler yapmayı da planlıyorum.Bu tarif için sevgili Hatice`ye teşekkür ediyorum.

İşte orjinal tarif

http://www.portakalagaci.com/oburcuk/2005/02/arap_kurabiye.html

malzemeler:
hamuru:
3 haşlanmış yumurta sarısı
1 paket oda sıcaklığında margarin
1 paket vanilya
aldığı kadar un
üzerine:
yarım su bardağı pudra şekeri
yarım su bardağı nesquik
yarım su bardağı kakao (veya çekilmiş filtre kahve)
not: kabartma tozu eklemiyorsunuz.

hazırlanması:
haşlanmış yumurta sarılarını elle iyice ufalayın. margarini katın. iyice bulamaç haline getirin. vanilyayı ekleyin.
aldığı kadar un eklenir yoğurun. unu yavaş yavaş ekleyin. ceviz büyüklüğünde alıp elin içinde top yapın. kolaylıkla şekil alıyorsa daha fazla un koymayın.
fındık kadar (veya cevizden biraz küçük) top yapın. 170 derecede 15 dakika pişirin. (ben ısıyı 150C'ye getirip 5 dakika daha pişirdim.)
pudra şekeri,kakao ve nesquik'i bir kapta karıştırın. (küçük bir leğen gibi geniş bir kap olursa daha iyi oluyor) fırından çıkan sıcak kurabiyeler hemen bu karışıma bulayın. soğuyunca servis yapın.

Thursday, October 16, 2008

EN SAĞLIKLI VİŞNELİ MUFFİN TARİFİ

PA100758
Bu yaz Arzu Aygen -Ülfet Aygen in "Beyaz Unsuz Şekersiz Hamur İşleri" isimli kitabını almıştım. Bir fırsat yaratıp tarifleri deneyemedim. Oğlumun da onayı ile denediğim ilk tarif bu muffinler oldu. Tarifteki tam buğday unu yerine ben kepeği alınmış köy unu kullandımVişne miktarını da biraz azalttım. Sonuçta gerçekten şimdiye kadar yaptığım en sağlıklı muffinler oldu diyebilirim. Tadı da ilk piştiğinde çok güzeldi fakat birkaç gün bekleyince biraz kurudu ve sertleşti. (acaba pekmezden dolayı mı?) Tarif şeker miktarı da oldukça az. Çok tatlı sevenler muhakkak pekmez miktarını yarım ölçü daha artırmalı. Hadi bakalım, çocuklarımızı hem pastadan, börekten, kekten mahrum etmeyerek hem de onları üç beyaz zehirle zehirlemeyerek güzel tatlar yaratalım...
Benim yaptığım şekilde tarifi yazıyorum. Eh, artık orjinal tarif için kitabı alıp okursunuz.
malzemeler:
yaklaşık 20 tane vişne (muffin sayısına göre değişebilir)
2 su bardağı tam buğday unu
1.5 tatlı kaşığı karbonat
1 tutam kaya tuzu
1 tatlı kaşığı limon rendesi
1.5 çay bardağı pekmez
2 yumurta
1 çay bardağı süt
1 çay bardağı ayran
2 yemek kaşığı oda sıcaklığında tereyağı

yapılış:
Kuru malzemeleri eleyip karıştıralım. Pekmez, yumurta, süt, ayran ve tereyağını çırpalım.Unlu karımın üzerine döküp karıştıralım.Muffin kalıplarını yağlayalım. Kalıbın dörtte üçünü dolduracak şekilde kalıplara paylaştıralım.Her muffin kalıbına 2-3 tane çekirdeği çıkarılmış vişne ekleyip parmağımızla hamurun içine doğru hafifçe ittirelim.170C de pişirelim.

KADAYIFLI BÖREK


Bu tarifi Ramazanda denemiştim fakat ancak yazabiliyorum.Gazetelerin birinde Sofra Dergisinin bir tarifi olarak yayınlanmıştı. Tarifi yayınlandığı şekille yapmaya çalıştım ama ben bazı düzenlemeler yaparak vereceğim verilen miktarlar tam tutsun diye.Örneğin gerçek tarifte verilen 500 gr tel kadayıf 3 yufka için çok fazla geliyor, 300 gr daha makul bir miktar. Bir de ruloları yaptıktan sonra dilimlerken çok dikkat etmek gerekiyor.Kalın dilimlenirse içi pişmiyor ince dilimlenirken de parçalanıyor.Bu yüzden parçalamadan mümkün olduğunca en ince şekilde dilimlemek gerekiyor.

malzemeler:

6 adet sosis

3 adet yufka

300 gr tel kadayıf

peynir ve maydonoz karışımlı börek içi

1 su bardağı sıvıyağ

1/2 su bardağı süt

2 yumurta

yapılışı:

Su,süt ve yumurta karıştırılarak bir karışım hazırlanır.1 adet yufka masaya serilir. Karışım her tarafına sürülüp bir ucu orta hizaya kadar katlanır.Kadayıflar yufkaya yayılır.Peynirli iç her tarafa serpilir.Sosisler uzunlamasına 2 ye bölünür.Yufkanın ucuna 4 tane sosis yan yana sıralanır. Sosislerin etrafında yufkalar rulo halinde sarılır.Dilimlenip yağlanmış tepsiye dizilir.Tüm yufkalara bu işlem yapılır.Karışımdan artan olursa en son üstlerine dökülüp 180C de iyice kızarana dek pişirilir.

Wednesday, September 3, 2008

Erikli Pasta

Bu tarifi herkesin tanıdığı ve eminim ki birçok tarifini deneyip beğendiği Portakal Ağacı´ndan almıştım .Tarifi denemek için yazın gelmesini mürdüm eriklerinin çıkmasını bekliyordum.Sonunda geçen hafta pastayı pişirdim. Gerçekten de beklememe değdi.Harika bir pasta oldu.Öncelikle çok hafif bir tadı var.Arasındaki eriklerin verdiği ekşili tat bu hafifliği sağlıyor.Kokusu, lezzeti beklentilerimin de üstünde oldu.Herkese bu tarifi denemesini şiddetle tavsiye ediyorum.
P8300735









Ben o an elimde hazır vanilyalı puding olmadığı için vanilyalı krem ole kullandım ve ek 60gr lık tereyağını kullanmadım.Sıvı kremam da 200 ml lik küçük paketlerden.Krema içine eklenen un miktarını da 2 yemek kaşığı kullandım.Siz nasıl isterseniz öyle deneyin.www.portakalagaci.com da yayınlanan orjinal tarif burada:

250g + 1 tepeleme yemek kaşığı un
75g + 100g şeker
1 paket vanilya
1 fiske tuz
1 paket kabartma tozu
125 g + 60 g tereyağı, küçük parçalar halinde kesilmiş
4 yumurta
750 g erik (mürdüm veya kırmızı)
kalıbı yağlamak için sıvıyağ
250ml süt
1 paket vanilyalı puding (1/2lt'lik süt ile pişirilerek hazırlananlardan)
250g çiğ krema
1 yemek kaşığı pudra şekeri
not:ben kremayı 200ml kullandım, bu durumda unu da 1,5-2 yemek kaşığı kullanmak daha iyi oluyor.

Hazırlanması:

250gr un, 75gr şeker, vanilya, tuz, kabartma tozu, 125gr tereyağı ve 1 yumurta bir kaba alınır. Önce mikserle karıştırarak, daha sonra da elle yoğrularak yumuşak bir hamur yapılır. Serin bir yerde yarım saat dinlendirilir. Bu arada erikler yıkanır, ikiye ayrılır ve çekirdekleri çıkarılır.
6 yemek kaşığı süt, 3 yumurta, kalan un ve puding tozu karıştırılır. Kalan süt, krema, 60g tereyağı ve 100g şeker kaynatılır. Yavaş yavaş -devamlı karıştırılarak- pudingli karışıma eklenir.
Hamur yağlanmış kek kalıbının tabanını ve kenarlarını -4cm yüksekliğinde- kaplayacak şekilde yayılır. Fırın 175C'ye getirilir. Erikler hamurun ortasına iç içe daireler oluşturacak şekilde dizilir. Kremalı karışım eriklerin arasını dolduracak şekilde kalıba dökülür.
Isınmış fırında 1 saat pişirilir. Çıkınca kalıpta tamamen soğuması sağlanır. Üzerine pudra şekeri serpilip servis yapılır.

Wednesday, August 13, 2008

EVE DÖNÜŞ

Evet, tatil bitti.Ege´nin serin sularını ve rüzgarlarını arkamızda bırakıp döndük.Aklımızda hatıralar ve damağımızda çok özel tatlar kaldı.Bunlar arasında fotoğraflayabildiğim kareler ise çok sınırlı sayıda oldu maalesef.








Ayvalık denince ilk akla gelen tatlardan biri Güler Tatlıhanesinin lor tatlısı ve sakızlı, zeytinyağlı kurabiyeleri .










Eh, Ayvalık´a kadar gelip de Cunda adasına gitmemek olur mu?Aslında Cunda hakkında yazacak çok şey var.Deniz kenarındaki balıkçı restoranlarından çok ben arka sokaklardaki küçük yerleri seviyorum.Bunlardan biri de Küçük Yer.






















Tamamen Ayvalık´a özgü kafası ve kuyruğuyla tümden yenilebilen papalina balığı, zeytinyağlı girit yemekleri,çeşitli otlardan mezeler , ahtapotlu mezeler, nefis ev yapımı limonataları buralarda tadabilirsiniz.



















Tatil keyfinize bir de mangal keyfini eklemek isterseniz İmren Park Restaurant´ı da gidilecek yerler listenize eklemelisiniz.Etlerinizi ister hazır pişirilmiş olarak sipariş edin, isterse mangalınızı yanınıza alıp kendiniz pişirin. Burası çam ağaçları altında, nezih bir ortamda piknik keyfi yaşayabileceğiniz harika bir yer.Nerde diye sorarsanız:Profesörler Sitesi Karşısı.Eski Sahil yolu Üzeri Altınova-Ayvalık.




Tuesday, July 8, 2008

Wednesday, June 18, 2008

MISIRLI KEK

Bu tarifi televizyonda Ebru Şallı´nın sunduğu yemek programında izledim ve çok hoşuma gitti.Hemen deneyip sizlerle de paylaşmak istedim.Biz, ailecek çok beğendik, siz de en yakın zamanda deneyin derim.
malzemeler:
3 yumurta
1 su bardağı süt
1/2 su bardağı sıvıyağ
1 bardak mısır tanesi
1 bardak doğranmış yeşil soğan
yarım demet doğranmış dereotu
2 subardağı un
1/2 su bardağı tam tahıllı un
tuz, karabiber
kabartma tozu
Yumurtaları çatalla çırpıp tüm malzemeleri ekliyoruz.Kekten koyuca kıvamlı hamur elde edip kek kalıbında pişiriyoruz. Afiyet olsun!

Wednesday, June 11, 2008

FALAFEL


Falafel, Arap mutfağından denediğim ilk tariftir diyebilirim.O günden beridir de severek tüketiyoruz. Besin içeriği açısından başlıbaşına bir yemek olabilmesine rağmen meze olarak da sofralarınızda bir fark yaratabilirsiniz.

İnternete şöyle bir bakarsanız farklı tarifler olduğunu görürsünüz. Ben elimde birikmiş oldukça fazla kuru bakla olduğundan bunları da kullanmak için şu sıralar Hanife´nin tarifini kullanıyorum. Siz isterseniz sadece nohut kullanabilirsiniz.Dikkati çeken ayrı bir husus da nohut ve baklaların haşlanmadan sadece ıslatılarak kullanılması. Mutfak robotunda ezerken biraz uzun süre tutulursa pürüzsüz bir hamur elde ediliyor.

2 su bardagi kuru bakla (24 saat oncesinden islatilmis olmali)

- 1 su bardagi nohut (24 saat oncesinden islatimis olmali)

- 1/2 demet maydonoz-

2 dis sarimsak

- 2 sogan

- 5 corba kasigi un

- 1/2 tatli kasigi kimyon ve tarcin

- 1 tatli kasigi kisnis(ben taze bulamadığım için kişniş tohumlarını döverek kullandım)

- 1 corba kasigi tuz

- 1/2 poset kabartma tozu

- 2 tatli kasigi karbonat(ıslatma suyu için)

- Bakla ve nohutlari bir gun oncesinden ayri kaplarda, karbonat ekleyerek suda bekletin. Ertesi gun iyice yikayarak, mikserden gecirin. Diger malzemeyi ekleyin ve robottan gecirmeye devam edin. Elde edeceginiz koyu kivamli hamuru üstünü örterek buzdolabinda bekletin. Hamur fazla yumusaksa biraz daha un ekleyebilirsiniz. Kofteleri kizgin az yagda kizartin.

Thursday, May 22, 2008

HANGİSİNİ İÇMELİ? AÇIK SÜT MÜ, KUTU SÜTÜ MÜ ŞİŞE SÜTÜ MÜ?

Sütün çocuklar ve bizler için ne kadar faydalı olduğu bir besin kaynağı olduğundan burada bahsetmeyeceğim. Bunu herhalde bilmeyen yoktur. Bu konuda benim kafamı uzun zamandır kurcalayan nokta hangi sütün gerçekten daha sağlıklı olduğuydu.Yapılan reklamlarla sürekli açık sütler karalanıp UHT kutu sütlerinin kullanımı teşvikedildiğinden yıllardır ben de kendim ve çocuklarım için hep bunları kullandım. Daha sonra internette tesadüfen okuduğum bazı yazılar bize reklamlar yoluyla öğretilmeye çalışılan bu "kutu şütü" doğrusundan şüphelenmeme neden oldu. Bugün internette okuduğum Cerrahpaşa Üniv. den Prof.Dr. Ahmet Rasim Küçükusta´nın yazısı şüphelerimde ne kadar haklı olduğumun ispatı oldu. Ben de bu bilgileri sizinle paylaşmak istedim. Artık kararı kendiniz verin.
Kutu sütü diye tabir edilen sütler UHT yöntemiyle yüksek ısılara maruz bırakılarak, meselâ 135-150 derecede 2-4 saniye tutularak içlerindeki tüm mikroplar öldürülüyor. Bu sütler kutuları açılmadığı taktirde 4 ay bozulmadan kalabiliyorlar. Ağzı kapalı günlük şişe sütleri ise pastörizasyon yöntemiyle 72 derecede 15 saniye tutularak mikroptan arındırılıyor.
Sütün içilmeden ve değişik şekillerde kullanılmadan önce yüksek ısılara tabi tutulmasının sebebi, içinde bulunabilecek zararlı mikropların öldürülmesi yani bir anlamda kesilmesinin önlenmesi; zaten bizim için en önemli nokta da burası.Sütte hastalık yapabilen mikroplar bulunabildiği gibi, probiyotikler de denen vücut için faydalı ‘dost mikroplar’ da bulunuyor. Bunlar, bırakın hastalık yapmayı, tam aksine sağlıklı yaşayabilmemiz için mutlaka gerekli olan mikroplar. Bağırsaklarımızdaki mikropların yüzde 85’ inin bu dost mikroplardan oluştuğunu ve bunların hastalık yapıcı olanlarının üremelerini önlediklerini de belirtelim ki, mesele daha iyi anlaşılsın.İşte, bu ısıtma işlemi sırasında da zararlı mikroplarla beraber ‘sütü süt yapan’, onu asıl faydalı kılan probiyotikler ve bunların ürettikleri enzimler ve vitaminler de istenmeden tahrip oluyor. Isıtma yöntemleri içinde sağlığımız açısından en iyisi bizim çocukken yaptığımız ‘süt pişirme’ işlemi, yani sütün bir taşım kaynatılması. Pastörizasyon ve özellikle de UHT denilen yöntem ise ‘iyi-kötü-çirkin tüm mikropları’ öldürdüğü için sütü süt olmaktan çıkarıyor. Çünkü, süt içinde bulunan probiyotikler sebebiyle çok faydalı bir içecek, onları yok ettiniz mi inek sütünün sinek sütünden bir farkı kalmıyor.
Bunları anlattıktan sonra Prof.Dr.Ahmet Rasim Küçükusta sonucu şöyle bağlıyor:
Gelelim neticeye: varsa ve güveniyorsanız daima açık sütü tercih edin, yoksa şişe sütü, o da yoksa kutu sütü alın.
Yazının orjinaline ulaşmak isterseniz:
http://blog.mynet.com/ahmetrasimk1/yazi/acik_sut_mu_sise_sutu_mu_kutu_sutu_mu__icmeli/127754#more-127754

Tuesday, May 6, 2008

kakaolu muffin


Bu harika muffinler de yine tariflerini sıklıkla denediğim sevgili Burçin´den.İçi ıslak harika muffinler oldular.Gerçekten çok beğendim.Aşağıdaki linkten tarife ulaşabilirsiniz:

Sunday, April 20, 2008

YENİ NESİL AŞÇILAR-1

Bu etkinlik için yapmayı planladığım tarifi bir kitapta okumuştum ama nerde olduğunu tam hatırlamıyorum.Uzun zamandır aklımdaydı ve bu etkinlik için yapmak istedim.Yemeğimiz Çin usulü sebze sote. Bunun için gerekli en önemli malzeme bir wok tava.Sebzeler sırayla (mantar, soğan, brokoli) kızgın ateşte hızlı hızlı tavayı sallayarak karıştırılıyor ve pişirliyor. En son baharatlar ve soya sosu ekleniyor.
malzemeler:
doğranmış brokoli
doğranmış mantar
doğranmış soğan
tuz
kimyon
zencefil
zerdeçal
soya sosu

Bizim damak tadımıza pek uymadı. Sanırım ben pişmiş brokoli tadını pek sevmiyorum. Fakat et yemeklerinin falan yanında sunumunun oldukça hoş olacağını düşünüyorum.

Friday, April 11, 2008

BİSCOTTİ




Evet bu da benim ilk biscotti denemem.Sevgili Burçin sayesinde keşfettim ve çok çok beğendim.En güzeli de normal kurabiyelerden oldukça az katı yağ oranına sahip olması.Bu ilk denemem nescafeli ve fındıklı olan.Sonra da Burçin´in tüm tariflerini yazdırıp aldım. Tek tek deneyeceğim.Sizleri ayrıca tarifi yazmadan Burçin´in sayfasına yönlendiriyorum, bugün biraz tembel günümdeyim de...


http://www.burcinindenemeleri.com/search/label/Biscotti